TFF’nin Yaş Sınırı Kararı Üzerine Bir Eleştiri

TFF'nin Yaş Sınırı Kararı Üzerine Bir Eleştiri
Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) tarafından 14/05/2025 tarihinde alınan karar ile 2025-2026 Sezonu Nesine 3. Lig Futbolcu Uygunluğu açıklanmıştır. İlgili karar uyarınca TFF 3. Lig’de 31 Aralık 2000 ve öncesinde doğmuş oyunculardan bir kulüp en fazla beş tanesine lisans çıkarabilecektir. Gerekçe, genç oyuncuların daha çok süre almasını sağlamak olsa da bu yöntemin, hedeflenen yapısal dönüşümü sağlayacağı şüphelidir. 3. Lig’de 2025-2026 sezonundan itibaren uygulamaya koyulan yaş sınırlaması kararı, yalnızca teknik bir düzenleme değildir; binlerce futbolcunun kariyerini, geçimini ve hayalini doğrudan etkileyen, sosyal sonuçları olan bir karardır.
3. Lig’de kariyer yapan binlerce futbolcu, profesyonel seviyede tutunmak için yıllarca emek harcamıştır. Bugün 25 yaş ve üzeri birçok oyuncu hâlâ gelişim göstermekte, kulüplerine katkı sunmakta ve gençlere örnek olmaktadır. TFF’nin bu kararı ise, bu emeği görmezden gelmekte ve sahaya dönük katkıların yaşla ölçülebileceği gibi hatalı bir varsayıma dayanmaktadır. Oysa futbolda başarı sadece gençlikle değil; tecrübe ile de kazanılır. Yaşa dayalı bu kısıtlama, yaş ayrımcılığı anlamına gelmekte; bu yönüyle hem Anayasa’nın 10. maddesindeki eşitlik ilkesine hem de İş Kanunu’nun 5. maddesindeki eşit davranma ilkesine aykırılık oluşturmaktadır.
Türkiye Futbol Federasyonu’nun düzenleyici yetkisi, TFF Statüsü’nün 5. maddesi kapsamında, FIFA’nın Oyuncu Statüsü ve Transferlerine İlişkin Talimatları (RSTP) ile uyumlu olacak şekilde sınırlandırılmıştır. RSTP, futbolcuların yaş, uyruk veya diğer sebeplerle ayrımcılığa uğramasını açıkça yasaklar. FIFA RSTP düzenlemeleri, 18 yaş altı oyuncuların korunmasını temel alırken; 18 yaş ve üstü profesyonel oyuncuların da rekabet eşitliği içinde fırsatlara erişimini savunur. Bu çerçevede, yalnızca yaşa dayalı olarak lisans verilmemesi, uluslararası normlarla da uyuşmamaktadır. Öte yandan, TFF’nin bu kararı, kulüplerin sözleşme serbestisini kısıtlayarak, Anayasa’da düzenlenen teşebbüs hürriyeti ile çelişmektedir.
Genç oyunculara fırsat tanımak elbette önemlidir. Ancak bu, deneyimli oyuncuları sistem dışına iterek değil; yapısal teşviklerle sağlanabilir. Örneğin:

  • Rezerv Lig (U21/U23) sistemlerinin etkin hale getirilmesi
  • Genç oyuncuların gelişimi için yeni projeler geliştirilmesi
  • Genç oyuncu oynatan kulüplere finansal teşvik verilmesi
  • Gelişim odaklı altyapı kriterlerinin lisans sistemine bağlanması
Ülke futbolu için önemli adımlar atan ve çok sayıda proje geliştiren TFF’nin bu kararının yeniden değerlendirilmesi gerekmektedir. Bu kararın yürürlüğe girmesi halinde, birçok futbolcu mesleki kariyerini erken sonlandırmak zorunda kalacak, bazıları ise geçim kaynaklarını kaybedecektir. Unutulmamalıdır ki, 25 yaşında 3. Lig’de oynayan bir futbolcu, bir gün Süper Lig’de kaptan olabilir. Bu ihtimali yok saymak, sadece bireylere değil, Türk futbolunun geleceğine de zarar verir. Bu nedenle TFF yönetiminin gerekli aksiyonu alacağına inandığımı belirtmek isterim.

Related Posts