Kadın Futbolcu Alacaklarının Tahsili

Ülkemizde futbolun tüm düzeylerde organizasyonu ve yönetimi, 5894 s. Türkiye Futbol Federasyonu Kuruluş Ve Görevleri Hakkında Kanun uyarınca Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) tarafından gerçekleştirilmektedir. TFF Yönetim Kurulu tarafından çıkarılan statü ve talimatlar Türk futbolunun işleyişini belirlemektedir.

Her sezon yayınlanan “Kadın Ligleri Statüsü” Türkiye Futbol Federasyonu tarafından düzenlenen Kadınlar 1.Ligi, Kadınlar 2. Ligi, Kadınlar 3.Ligi’ne katılım koşullarının; teknik sorumlu ve antrenörlerin, kulüplerin, futbolcuların ve diğer ilgililerin uymakla yükümlü oldukları kuralların ve bu ligler ve şampiyonalar kapsamında oynanacak müsabakaların organizasyonuna ilişkin usul ve esasların belirlenmesi amacıyla hazırlanmaktadır.

Kadın Ligleri Statüsü md. 9/3 uyarınca “Kadın Liglerinde oynayacak futbolcuların lisans ve transfer işlemleri, bu statüde belirlenen hususlar saklı kalmak koşuluyla, Amatör Futbolcu Lisans ve Transfer Talimatı ve 2024-2025 Sezonu Amatör Futbol Liglerinde Uygulanacak Esaslar uyarınca yapılır.”

Ülkemizde kadın futbolu tamamen amatör statüdedir. TFF mevzuatına göre “amatör futbolcu”, futbol faaliyetlerine katılım için gerekli zorunlu masraflar (konaklama, malzeme, sigorta, antrenman giderleri) dışında herhangi bir ücret almayan futbolcudur. Kadın futbol liglerindeki oyuncular bu tanım gereği profesyonel sözleşme yapamazlar. Bu durum, kadın futbolcular ile kulüpleri arasında klasik anlamda “ücret alacağı” doğuran bir sözleşme ilişkisinin bulunmadığı anlamına gelir. Sadece yol, konaklama, prim gibi ödemeler yapılabilir; düzenli maaş ya da fesih tazminatı gibi talepler amatör statüde söz konusu değildir. Ancak uygulamada kadın futbolcular ile kulüpler arasında imzalanan sözleşmelerde farklı adlar altında alacakların ödenmesini kararlaştırıldığı görülmektedir. Bir kadın futbolcu, bu alacaklarının ödenmemesi sebebiyle ilgili kulübe alacak davası açabilecektir.

5894 s. Türkiye Futbol Federasyonu Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanunun 5. maddesinin 2. fıkrası, Anayasa Mahkemesinin 18/1/2018 tarihli ve E.: 2017/136, K.: 2018/7 sayılı Kararı ile iptal edilmiştir. Bu iptal kararı ile birlikte futbolcu alacaklarının tahsili için adli yargı yoluna başvuru imkânı doğmuştur. Futbolcu ile kulüp arasındaki ilişki hizmet sözleşmesi kapsamında değerlendirilmekte olup 4857 s. İş Kanunu kapsamının dışında tutulmuştur. Bu nedenle futbolcu, alacaklarının ödenmesi için yetkili Asliye Hukuk Mahkemesi’nde dava açabilecektir. 7036 s. İş Mahkemeleri Kanununun 3. Maddesine göre “Kanuna, bireysel veya toplu iş sözleşmesine dayanan işçi veya işveren alacağı ve tazminatı ile işe iade talebiyle açılan davalarda, arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.” Dolayısıyla futbolcu tarafından açılacak davanın zorunlu arabuluculuğa tabi olduğu söylenebilecektir. Futbolcunun açmış olduğu davada verilecek karar, futbolcu tarafından ilamlı icra takibine konu edilebilecektir. Futbolcu doğrudan dava açmayıp ilamsız icra takibi yolu ile alacaklarının tahsil edilmesini isteyebilir. Ancak burada kulübün ödeme emrine itiraz etmesi ihtimalinde futbolcu, itirazın mahiyetine göre İcra Hukuk Mahkemesinde itirazın kaldırılmasını talep edebileceği gibi Asliye Hukuk Mahkemesinde itirazın iptalini isteyebilecektir. Bu davaların neticesinde futbolcunun haklı görülmesi ihtimalinde icra takibine devam edilerek alacağın tahsili yolu izlenebilecektir. Bu aşamaya gelinmesine rağmen kulübün ödeme yapmaması ihtimalinde futbolcu, kulübün taşınır ve taşınmaz malları ile üçüncü kişilerdeki hak ve alacaklarına haciz koydurabilecektir. Uygulamada sıklıkla Türkiye Futbol Federasyonu’na, Spor Toto Genel Müdürlüğü’ne, kulüplerin sponsorları, Passolig’e ve kulübün kiracılarına haciz müzekkeresi gönderilerek kulübün alacaklarının haczedildiği görülmektedir.

TFF Uyuşmazlık Çözüm Kurulu (UÇK), futbol kulüpleri ile futbolcular, teknik adamlar ve menajerler arasındaki futbolla ilgili her türlü sözleşmeden doğan uyuşmazlıkları inceleyip karara bağlama yetkisine sahiptir. UÇK’nın görev alanı, tarafların başvurusu ve kabulü halinde devreye girer. Yani bir sözleşmeden kaynaklanan anlaşmazlıkta, sözleşmede UÇK yetkisi tanınmışsa veya sonradan taraflar UÇK’ya başvurmakta mutabıksa UÇK davaya bakma yetkisine sahiptir. UÇK ayrıca sportif cezalara ve yetiştirme tazminatı ihtilaflarına münhasıran (tek yetkili olarak) bakar. Bu kapsam, futbolcu kavramı açısından bir cinsiyet ayrımı içermez – kural metinlerinde “futbolcular” ifadesi kullanılır ve kadın ya da erkek ayrımı yapılmamıştır. Dolayısıyla prensip olarak UÇK, erkek futbolcular gibi kadın futbolcuların da sözleşmesel uyuşmazlıklarına bakabilir.

UÇK’nın önüne gelebilecek kadın futbolcu uyuşmazlıkları son derece sınırlıdır. Yetiştirme tazminatı (antrenman tazminatı) konuları kuramsal olarak bir istisna olabilir: UÇK, yetiştirme tazminatı uyuşmazlıklarında tek yetkili mercidir. Erkek futbolcular için sıkça uygulanan bu kural, amatörden profesyonelliğe geçişte eski kulüplere tazminat ödenmesini içerir. Ancak Türkiye’de kadın futbolcuların yurt içinde profesyonelliğe geçişi olmadığı için, bu mekanizma da pratikte devreye girmemiştir. Bir kadın futbolcu yurtdışında profesyonel sözleşme imzalarsa, yetiştirme tazminatı uluslararası zeminde (FIFA nezdinde) gündeme gelebilir.

Öte yandan, son yıllarda Türkiye’deki kadın futbol kulüplerinin yabancı oyuncularla yaptıkları anlaşmalardan kaynaklı uyuşmazlıklar uluslararası platformda görülmeye başlamıştır. Örneğin, bir Kolombiyalı kadın futbolcu olan Maritza Jidney Lopez Guerrero’nun Gaziantep Asyaspor Kulübü’ne karşı açtığı alacak davası, FIFA Uyuşmazlık Çözüm Kurulu’nda (DRC) görülmüştür. Bu gibi durumlar, kadın futbolcuların Türkiye’de profesyonel statüde olmaması nedeniyle doğrudan TFF UÇK’ya başvuramadıklarını, hak arayışının uluslararası arenaya taşındığını ortaya koymaktadır.

Related Posts